İsrail’de yayın yapan Maariv gazetesinin istihbarat analisti Yossi Melman’ın Twitter hesabından yaptığı “Libyalı General Halife Hafter, İsrail istihbarat servisi MOSSAD ile irtibat halinde” formundaki paylaşımı tartışmalara yol açtı.
Yossi Melman’ın açıklamasını kendi Twitter hesabından duyuran Filistinli muharrir Salih Al Nami, Hafter’in MOSSAD’ın yanı sıra Fransa, Mısır ve BAE ile de kontağı olduğunu söyledi.
Halife Hafter, Mısır’da askeri darbeyle başa geçen Sisi ile birlikte.
“BÖLGEDE ‘DEMOKRATİK VE GÜÇLÜ DEVLET’ İSTENMİYOR”
Yossi Melman ve Salih Al Nami’nin açıklamalarını AA muhabirine kıymetlendiren uzmanlar, Libya’da Birleşmiş Milletler (BM) tarafından tanınan Ulusal Mutabakat Hükümeti yerine Hafter’i destekleyenlerin bölgede demokratik ve güçlü bir devlet istemediklerini kaydetti.
ABD’YE “MİNNET BORCUNU” ÖDÜYOR
Ankara Toplumsal Bilimler Üniversitesi Doğu ve Afrika Araştırmaları Enstitüsü (DOAF) Müdürü Prof. Dr. Enver Arpa, Libya’da Kaddafi’nin 2011 yılında devrilmesinin akabinde yaşanmakta olan iktidar gayretinde tarafların yeni ittifak arayışlarına sürat verdiğini söyledi.
“Hafter’in geçmişi incelediğinde bu çeşit bağlantılarda bulunmuş olması yadırganmamalıdır.” diyen Prof. Dr. Arpa, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Onun geçmiş yıllarda geliştirdiği bu cins alakalarla Libya’da yükselen bir aktöre dönüştüğü söz edilmektedir. Kaddafi’nin 1978-1987 yılları ortasında Çad’a karşı yürüttüğü savaşta esir düşen Hafter, Amerikan ordusunun yardımıyla kurtarılmış ve siyasi sığınma hakkı alarak Amerika’ya yerleşmiştir.
Halife Hafter, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile birlikte.
LİBYA KARIŞINCA ÜLKESİNE DÖNDÜ
CIA ile iş birliği yapmakla suçlanan Hafter, Amerika’daki ikameti mühletince Kaddafi’ye karşı çeşitli faaliyetlerde bulunmuştur. Hafter bu karanlık alakalarından ötürü Libya halkı nezdinde kuşkulu bir kişilik pozisyonuna düşmüştür. Amerika’da CIA merkezine yakın bir bölgede ikame etmesi bu suçlamayı güçlendiren bir konu olmuştur. Hafter, 20 yıllık bir Amerika yaşantısının akabinde 2011 yılında Kaddafi’ye karşı başlayan ayaklanmadan bir ay sonra Libya’ya geri dönmüş ve ülkede BM’nin gayretleriyle kurulan legal hükümete karşı uğraş başlatmıştır.”
